Deneyimle Açığa Çıkan Zeka

A.log Zeka Serisi #1

Zeka kavramı etrafında dolanacağımız yayın dizisine hoş geldiniz.

Serimizin ilk yayında, deneyimle açığa çıkan zeka kavramını ele alacağız.

A.designer’ın anahtar kelimelerinden en güçlüsüdür #zeka.

İnsanlık tarihinde “bu budur” denilen tanımlamalar yüzyıllar içinde nasıl değiştiyse, 20.yy başlarına kadar zeka kavramı da tek boyutlu ele alınmıştır. Ancak günümüzde, çok boyutlu incelenen ve en nihayetinde de hala bilinmezliğe açılan bir kavram kendisi.

Beynimizin sol lobunda dünyada edindiğimiz rasyonel birikimimiz, sağ lobunda ise olasılıklarla dolu soyut hazinemiz...Bu seride her ikisini bütünleştiriyoruz.

Bir yayına rastladık ve çok beğendik.

Yayının tamamını dinleyebilmeniz için linki buraya bırakacağız. Sonu bilinmezliğe uzansa da zekaya dair tanımları, kategorileri bulabileceğiniz bir yayın olacağına şüpheniz olmasın. Yayından sonra bizde şöyle bir soru belirdi;

“Peki, günümüzde nasıl bir zeka türüne ihtiyaç var? Hangi zeka türünü geliştirmek, beslemek, parlatmak bize, dünyamıza iyi gelir?” Hazır yapayları hızla gelişiyorken…

Not: bu duruma karşı veya tedirgin olmadığımızı da yeri gelmişken belirtmek isteriz.

Kültürlere baktığımızda;

İyi görünüyorsanız, özgüveniniz yüksekse ve sonuç odaklı iseniz Amerikalılara göre zekisiniz.

İyi bir hafızanız varsa ve düşünme beceriniz iyiyse Japonlara göre zekisiniz.

Bulunduğunuz kabilede, bitkiler ilaç yapabilecek kadar iyiyseniz Kenya’da zekisiniz.

Ülkemizde kabul gören zeka türü için görüşümüzü bildirmek istemiyoruz 🌝

Kendini bilendir zeki insan.

Bu yayına zamanızı ve dikkatinizi ayırırsanız kesinlikle memnun kalacaksınız.

Emeğinize sağlık, Bebar Bilim 👉 https://youtu.be/xswRONC6JH8

Bu konuya dair edindiğimiz bilgileri ele aldığımızda biz, zamanın ruhuna göre de değişmesi, dönüşmesi, gelişmesi gerekliğini zekice buluyoruz.

A.designer olarak bizim yanıtımız; kültürel ayrımları aşarak birleştiren, bütüncül bir zekaya ihtiyacımız olduğu. Çok sevdiğimiz, her yere yaymak, bulaştırmak istediğimiz söylem ise;

Tasarım, zekayı görünür kılar.

Bu arada bize göre kendiniz için hazırladığınız lezzetli bir tabak, keyifli bir içecek dahi eşsiz bir tasarımı barındırabilir. İnanıyoruz ki; bizden çok daha büyük bir tasarımcının kapsadığı nano tasarımcılar gibiyiz bu evrende.

Kendi hücrelerimize, oradan da atom altı parçacıklarımızın da altına yol alma şansımız olsaydı karşılaşacağımız bütünlük tam olarak bu olurdu. Aslında her birimiz aynı kaynaktan beslenen, ancak deneyimlerimizle eşsiz hale gelen bir zekaya sahibiz.

“Çok gezen mi çok okuyan mı bilir?” denilir ya, bize göre “çok deneyimleyen”.

Hele ki bilinçli ve farkında deneyimler yaşamaya başladığımızda, bambaşka bir zekanın doğumuna şahit olmamız kaçınılmaz. Bu konular upuzun ve derin mevzular esasında.

Bizler, deneyimledikçe dünyadan ne topluyoruz kısmını genişletilmiş örneklerle serinin ikinci yayınında paylaşıyor olacağız.

Seriyi ve bizi takipte kalınız.

Yeniyi hayal edebilenlere!

Sevgilerimizle.